27 Kasım 2009 Cuma

Darwin, marwin ve ben



Muhteremi hiç sevmem. Çünkü düz mantıkla bana "Maymun oğlu maymun demiştir". Bu sözü aynen kendisine iade ederim efendim.Ancak şaka bir yana bilim söz konusu ise bir bilim adamını sevmek ya da sevmemek durumunda olamazsınız. Siz ancak duruşunuzu belirlersiniz ki benim duruşum Charles Darwin'in yanı değildir.

Kendisi marksizmin din afyondur yaklaşımına da büyük destek sağlayan bir teori ortaya atmıştır. Yıllar boyu neredeyse kendini SOL olarak tanımlayanlar tarafından ülkemizde ve bütün dünyada tek bilimsel gerçek gibi beyinlere kazınmaya çalışılmış bir teoridir darwinin insanın atasını maymuna bağlayan teorisi. Olay sadece maymuna bağlanması ile hatırlansa da hayatın denizlerde başladığı ve balıkların karaya çıkarak "evrile evrile" insana ulaştığımızı anlatır evrim teorisi.

Big-bang (büyük patlama) teorisi ise "yaradılış" kuramı ile uyum sağlayan ve tüm evrenin ve dünyada hayatın bir büyük patlama ile meydana geldiğini iddia eden başka bir kuramdır.

Din dogmadır derler doğrudur. Hangi dine inanırsanız inanın bir takım değişmez doğruları da kabul edersiniz. Ancak dinlerde de yorum farkları vardır. Algılar düz anladığımız şekilde olmayabilir. O dinin önderinin öğretileri ve ileri gelenleri, aydınları yorumları ile algıların gelişimine katkı sağlarlar.

Charles Darwin kuramının bence kuram olarak kalması bir dinin yerine ikame edilmediği sürece, tek doğru gerçek gibi dayatılmadığı sürece insanların bu konuda da bilgi ve fikir sahibi olmalarında sorun yoktur.

Eğer darwinin evrim teorisini bir İZM yaparsanız ve bunu geçmişte olduğu gibi tek bilimsel gerçek diye insanlara dayatırsanız netice insanalara bir DİN dayatmış olursunuz ki bu da laik devlet yapısı ile çelişir ve bilime hizmet etmez.

Ancak fırsat bu fırsat diyerek bu kez aksi bir teoremi tek bilimsel gerçek olarak empoze eder ve Darwin kuramını yok sayarsanız yine benzer bir yanılgıya düşersiniz.

Din size bir kurtuluş reçetesi ve kendi doğrularını vaaz eder. Bir dinin inananı olarak siz de dilediğinizce özgür inanır ve bu doğrultuda yaşamaya çalışırsınız. Ben Darwin teorisine inanmıyorum ve yaradılışa iman ediyorum. Teorileri tartışmak da bir bilim adamı olmadığım için benim işim değil.

Gelelim bu yazıya sebep olan olaya... Hepimizin bildiği gibi Darwin'in doğum yıldönümü dolayısıyla Tübitak'ın bilimsel bir dergisinde hazırlanan kapak değiştirildi. Daha doğrusu olay kamuoyuna öyle yansıdı. Mutlak manada doğrudan haberimiz yok.

Olay eğer bu şekilde gelişti ise bilimsel bir kurumda bir tek kuramdan yana tavır konulmuş olur ki, bu etik değildir. Bunu yapanlar ister din adına ister siyasi görüşleri adına yapmış olsunlar bu durum mantıklı ve hoş değildir.

Ancak şurası da bir gerçektir. Gazetelerde manşetler önemine binanen değişir. Dergi yayıncılığında da ne tür bir dergi olursa olsun birden fazla kapak hazırlanıp biri diğerine tercih edilebilir.

Bugün Darwin kuramının üzerinde ciddi şüpheler vardır. Aksi kuramları destekleyen bulgular artmıştır. (Buzullarda bulunan çok eski çağlara giden kadın ve erkek fosilleri insanın o yıllarda da insan olduğunu göstermektedir)

Kapağı ve dosyayı hazırlayan editörler dergide istedikleri derecede yer bulamamış olmaktan rahatsız da olmuş ve bunu medyaya taşımış da olabilirler. Çünkü bu tür yerlerde bir köşe kapmaca ve kadro savaşları yaşandığı da aşikardır. Anladığım kadarıyla durum öyle de değildir.

Sözün özü, bilimsel bir dergide bilim konuşulmalı ve önceliği bilimsel veriler tayin etmelidir. Ancak hiçbir bilimsel kuram tek gerçek gibi empoze edilemez. Edilirse adı din olur. Zaten teorilerin mantığı buna terstir.

Dini referansları olan biri olmasına rağmen devlet bakanı Mehmet AYDIN'ın olaya bakışı bence olumlu bir gelişmedir.
Umarım bu işe kafa patlatıp, bir şekilde emek vermiş olan Darwin bir yerlerden "kuyuya bir taş attım" diyerek gülümsememektedir.

ERKAN BAL

Not: Konu ile ilgili TUBİTAK açıklamasını merak edenler aşağıdaki linkten bilgi alabilirler.

http://www.tubitak.gov.tr/home.do;jsessionid=B9B8D871F8E8E9D5DA4FDC0F115D12D5?ot=5&rt=&sid=0&pid=0&cid=13654

Hiç yorum yok: