29 Kasım 2009 Pazar

Katil katledilir, katledilmelidir



Adı her neyse.
Töre-rist saldırı ya da değil.
Kız Dayıoğluna gelin gidecekti amcaoğlu aldı diye 45 kişinin öldürüldüğü bir düğün. Kimi koruculuk sistemine suç buluyor kimi töreye, kimi toprak kavgasına ama ortada 45 kayıp can var. İşin özeti dünyanın neresinde olduğumuz ayan beyan ortaya çıkıyor. Hala kırılamış cahillik ve feodal yapı. AB'ye bizi neden almıyorlar diyenlerin kulakları çınlasın.
Siz olsanız bizi alır mısınız?

Ülkemizde belediyeler halk yararını düşündükleri iddiası ile sokak köpeklerini öldürüyorlar. Ya zehir ya geceyarısı susturuculu silahlarla bazen de barınaklarda açlıktan birbirlerini öldürmelerine göz yumarak. Öte yandan hayvanseverler bu duruma büyük tepki gösteriyorlar. Kısırlaştırma çalışmaları ile en azından yaşayanların öldürülmesine engel olmaya çalışıyorlar. Peki kuduz bir köpek öldürüldüğünde ne oluyor. Genelde hayvanseverlerde dahil olmak üzere kimsenin gıkı çıkmıyor. Çünkü risk büyük ve insanlığı tehdit ediyor. Burada kamu adına hareket edenlere kimse bir şey demiyor.

Gencecik fidanlarını, bakanlarını, başbakanlarını idam etmiş bir ülkeyiz. Demokrasi ve özgürlük mücadelemiz bir şekilde darağacına yaslanarak gelişmiş. Peki AB yasalarına uydurduğumuz kanunlarımızla başbakan asılmış bir ülkede kimler idam edilmekten kurtuldu. Başta çocuk katili terorist başı öcalan olmak üzere, bir takım aflarla çıkıp yine ortalığı kan gölüne çevirmiş cani ruhlu katiller. Cmuklar onlar için, adil yargı onlar için, demokrasi onlar için.

Devlet gerektiğinde vatandaşlarının can güvenliğini korumak için öldürmek zorunda kalabilir. Terör mücadelesini meşru yapan da budur. Silah kullanma yetkisini, kolluk kuvvetleri yasalardan aldığı güçle kamu yararını gözeterek kullanır. Bu nahoş bir durum gibi gözükse de (aynı kuduz vakasında olduğu gibi bazı insanların ellerine silah geçince gözünü kırpmadan insan öldürebildiği durumlarda ) devlete düşen görev bu tür zararlı sözde insan(!)cıkları ebediyyen rahat duracakları toprağın altına göndermektir.

İki yönden işe yarar bu durum:
Birincisi o kişi elimine edilir ve topluma zarar vermesi önlenir, ikincisi ise bu tür hayvani hisleri ağır basan insan(!)cıklara bu işin bedeli ibret olarak gösterilir. En ilkel cezalandırma yöntemi gibi gözüken bu durum aynı zamanda en kesin çözüm aracıdır.

Hangi çağda yaşıyoruz diyorsunuz.

haklısınız ama cevap basit:
ülkemizde bir düğünü basarak 45 kişiyi otomatik silahlarla tarayan, genç, yaşlı, çoluk çocuk, hamile kadın demeden öldüren 5-6 akraba(!)sının olabildiği bir çağda yaşıyoruz.

hiç boşuna kafa yormamıza gerek yok.
ben pes ettim. kural basit: katil katledilir...
diğerleri kan davası derdine düşüp yeni cinayetler işlenmeden bence devlete düşen "idam cezasını katiller için yeniden yürürlüğe koymaktır"

haber için kaynak: linke tıklayınız.

ErkanBAL

NOT: Devletin asli görevinin vatandaşların geri kalmışlıktan, feodaliteden, toprak ağalığından halkın kurtarılması, refah, kültür ve medeni algı düzeyinin yükseltimesi olduğunu gözardı etmeden yaşanan olay üzerine kaleme alınmıştır.

Hiç yorum yok: